Rahim Ağzı Kanseri Aşısı

Rahim Ağzı Kanseri Aşısı; rahmin alt kısmının yani rahim ağzının kanserine denmektedir. Rahim ağzı rahmin vajinaya açılan kısmıdır. Doğum esnasında genişleyerek doğum gerçekleşmektedir. Rahim ağzı kanseri kadınlar arasında en sık görülen kanser türüdür ve Dünya'da en sık görülen kanser türlerindendir. Bu kanserin teşhisi pap smear denilen test ile tanı konulmaktadır. Uzun süren, inatçı yüksek riskli Human Papilloma Virüsü enfeksiyonu sonucu oluşmaktadır. Kısaca bu virüse HPV denmektedir. HPV enfeksiyonu oldukça sık karşılaşılan bir virüstür ve cinsel yönden aktif insanların çoğu bu virüs ile enfekte dir. Bundan dolayı çoğu HPV virüsü kişi de bulunsa da hiçbir belirti vermeden ve de hkanser hastalığı yapmadan ilerlemez. Pap testte rahim hücrelerinden bir örnek alınır ve bunlarda anormallik olup olmadığı bakılır. Anormal Pap smear sonuçları, kanser öncesi değişiklik ya da kanser tanısını koyabilecek rahim ağzı biyopsisi gibi ileri tetkik gerektirebilir. Çoğu rahim ağzı kanseri daha önce Pap smear yaptırmamış kadınlarda ortaya çıkmaktadır. HPV testleri herhangi bir yüksek risk HPV tipinin var olup olmadığını belirleyerek kanser riski için ileri izleme olanağı vermektedir.

Rahim Ağzı Kanseri Aşısı; 2007 yılından bu yana ülkemizde kullanılmaktadır. Bu aşı canlı virüs içermemektedir. Kadınların %80'i hayatlarının herhangi bir döneminde HPV virüsü ile tanışmaktadırlar. Virüs cinsel organların teması ve cinsel ilişki ile bulaşabileceği gibi, cinsel bölgelere diğer cilt bölgelerinin teması ile de bulaşabilmektedir. Havuz, deniz, havlu gibi ortak kullanım da olan yerlerden bulaşabileceği düşünülse de kesin olarak ispatlanmamıştır. Toplumda HPV virüsü kadınların yaklaşık yüzde 10'unda bulunmaktadır. Bir kadının yaşamı boyunca HPV ile enfekte olma riski yaklaşık yüzde 80-90'dır. Amerika Aşı Uygulama Komitesi tarafından kız çocuklarına ve kadınlara 11-26 yaş arasında ikili, dörtlü ve dokuzlu aşı olmak üzere önerilmektedir. Daha önce cinsel hayata başlayan ya da başlamayan, evli veya bekar herkese bu yaş aralığında önerilmektedir. Fakat yaş ilerleyip cinsel eş sayısı arttıkça aşının etkinliği azalmaktadır. Aşı ne kadar erken yaşlarda yapılır ise o kadar faydalı olacaktır. Kız çocuklarında 9 yaşa kadar erken yapılmaktadır, daha önce uygulanmamaktadır. Şu ana kadar yapılan klinik çalışmalar 5 yıllık koruyuculuğunun olduğunu göstermektedir. Etkinin 5 yıldan uzun sürüp sürmediği, ek doza gerek olup olmadığı yapılacak yeni çalışmalarla belirlenecektir.